Dünya’nın Günlük Hareketi ve Sonuçları
Paylaş
Dünya, üyesi olduğu Güneş Sistemi ile birlikte Samanyolu gök adasının ve uzayın derinliklerinde ilerlerken kendi ekseni çevresinde de dönerek bir harekette bulunur. Dünya bu hareketini bizim “1 gün”ümüzü oluşturacak biçimde 24 saatte tamamlar ve bu hareketini batıdan doğuya doğru yapar. Bu hareket sırasında Dünya’nın bir yüzü Güneş’e dönük olup gündüzü yaşarken diğer yüzü ise karanlıkta kalır ve geceyi yaşar.
Dünya’nın günlük hareketi sırasındaki hızına “çizgisel hız” denir ve bu hız Ekvator üzerinde 1669,83 km/sa’tir. Çizgisel hız Ekvator’dan kutuplara gidildikçe azalarak 0 km/sa ulaşır ve kutup noktalarında bu hareket hissedilmez. Bu nedenle tan(gündoğumu) ve gurup(günbatımı) süreleri de Ekvator’dan kutuplara gidildikçe uzar.
Gün Doğumu ve Gün Batımı
Gündüzün ilk saatlerinde Güneş’in gökyüzünde “yükseldiği” görülür ancak bu yalnızca bir yanılsamadır. Gerçekte olan olay ise Dünya’da, bulunulan konumun Güneş’e doğru dönmesidir. Dünya’nın günlük hareketi, Güneş’in yükseliyormuş gibi görünmesine neden olur. Akşam saatlerinde ise bulunulan konumun, Güneş’e göre konumu geceye doğru değiştiğinden, Güneş, ufukta yitip gidene dek gökyüzünde “batıyormuş” gibi görünür. Bu yanılsama MÖ 4. yüzyılda Aristoteles’in ortaya attığı görüş nedeniyle yaklaşık 2000 yıl boyunca bilim çevrelerinde bile geçerliliğini korudu; Güneş’in Dünya’nın çevresinde döndüğüne ve gecelerin gündüzleri bu yolla izlediğine inanıldı. Ta ki Nikolas Kopernik’in 1509’da gök cisimlerinin Güneş’in çevresinde dolaştığını keşfetmesine dek. Galileo Galilei ise Kopernikçi dünya görüşü olarak da bilinen Güneş merkezli bu kuramı fiziksel olarak kanıtlamayı başardı ve kilisenin büyük öfkesiyle karşılaştı. Ancak bilim çevreleri bu yeni ve kanıtlanmış olan görüşü kabullenecek, kilise ise 17. yüzyıla değin karşı duracaktı.
Yer’in Günlük Hareketinin Sonuçları
1. Gece ve gündüz oluşarak birbirini izler,
2. Tüm dünyada 12 saat gündüz ve gecenin yaşandığı bir günde, Dünya’daki herhangi bir meridyende Güneş 06.00’da doğduğunda o meridyenin, 90° doğusundaki meridyen üzerinde tam öğle vakti yaşanmaktadır ve saat 12.00’dır. 180° doğusunda ise saat 18.00’dır ve Güneş artık batmaktadır. Bu durum da Dünya’daki yerel saat farklarının Dünya’nın günlük hareketinden kaynaklandığını kanıtlar. Ayrıca saat doğuda her zaman ileridedir.
3. Güneş ışınlarının Yeryüzü’ne düşme açısı gün içerisinde değişir. Gündüzün ilk saatlerinde gün doğumunun gerçekleştiği konuma oldukça dar açılarla gelen Güneş ışınları, öğle vakti olduğunda en yüksek açı derecesine ulaşır. Öğleden sonra ise Güneş ışınlarının aynı konuma geliş açısı giderek küçülür ve gün batımında 0°’ye dek düşer.
4. Güneş ışınlarının geliş açısının değişmesine bağlı olarak günlük sıcaklık farkları oluşur. Yeryüzü’ndeki herhangi bir nokta, Güneş’in ilk ışıklarıyla birlikte ısınmaya başlarken öğleden sonra atmosferde ısı birikmesinin de etkisiyle gün içerisindeki en yüksek sıcaklıklara ulaşır. Gün batımından sonra ise giderek soğuyan hava özellikle gün doğumunun hemen öncesinde en düşük sıcaklıkları yaşatır.
5. Günlük sıcaklık farklarının çok olduğu bölgelerde, kayaçlar gündüz aşırı ısınıp gece de aşırı soğur ve bu da söz konusu kayaçların fiziksel anlamda çatlamasına, zamanla var olan çatlakların büyüyüp kırığa dönüşmesine ve en sonunda da kayaçların ufalanıp küçük taneciklere dönüşmesine neden olur. Buna “fiziksel çözülme” denir.
6. Gün içerisinde değişen Güneş ışınlarının geliş açısı, herhangi bir noktadaki cisimlerin gölge boylarının da değişmesine neden olur. Gündüzün ilk saatlerinde ve akşamüzeri dar açıyla gelen Güneş ışınları ile birlikte cisimlerin gölge boyları da uzarken, öğle vakti en yüksek dereceyle gelen Güneş ışınları cisimlerin gölge boylarını, yer yer hiç oluşmayacak denli kısaltır.
7. Gün içerisinde yaşanan sıcaklık değişimi, atmosferin Yeryüzü’ne yaptığı basıncı da etkiler. Atmosfer basıncı, öğlen ısınan havanın genleşip yükselmesiyle azalırken, gece yaşanan soğumayla ve hava kütlesinin yere yaklaşıp, temas yüzeyinin daralmasıyla artar.
8. Ekvator’da gündüz ısınan hava kütleleri genleşip yükselir. Daha çok yükselemeyecek kadar yükseldikten sonra 30° kuzey ve güney enlemlerine doğru harekete geçer. Ekvator’dan uzaklaştıkça soğuyan hava kütleleri 30° kuzey ve güney enlemlerinde iyice ağırlaşır ve alçalarak dinamik bir yüksek basınç kuşağı oluşturur. Benzer biçimde kuzey ve güney kutuplarından yola çıkan soğuk hava kütleleri ise 60° kuzey ve güney enlemleri çevresine ulaştığında artık ısınmıştır ve yükselerek dinamik bir alçak basınç merkezi oluşturur.
9. Gündüz, denizlere oranla daha çok ısınan karalar ve vadilere oranla daha çok ısınan dağ dorukları birer alçak basınç merkezi durumuna gelir, bu da denizlerden karalara ve vadilerden dağ doruklarına doğru meltem rüzgarlarının esmesine neden olur. Gece ise durum tam tersine döner; denizlere oranla daha çok ısı yitiren karalar ve vadilere oranlara daha çok ısı yitiren dağ dorukları bu kez birer yüksek basınç merkezi konumundadır ve meltem rüzgarlarının kaynağını oluşturur.
10. Dünya, günlük hareketini batıdan doğuya dönerek yaptığı için sürekli rüzgarlar ve onların sürüklediği okyanus akıntıları Kuzey Yarım Küre’de sağa, Güney Yarım Küre’de ise sola sapar.
11. Dünya, bir günlük hareketini 24 saatte tamamlar, Yeryüzü 360°’lik açılar biçiminde meridyenlere bölünmüştür ve bir gün içerisinde tüm meridyenler Güneş’in önünden geçmek durumundadır. Bir diğer deyişle; Güneş, 24 saat içerisinde 360 meridyenin tamamını aydınlatmış olmalıdır. 24 saat ise 1440 dakika etmektedir, buradan yola çıkılarak oranlanırsa iki meridyen arası zaman farkının 4 dakika olduğu sonucuna ulaşılır.
12. Herhangi iki meridyen arasındaki zaman farkı 4 dakika olduğundan ve 15×4=60 dk hesabından dolayı her 15 meridyende bir saat dilimi değişir. Toplamda bulunan 360 meridyen ise 360/15=24 hesaplamasından dolayı 24 adet saat dilimine bölünür.
Kaynakça
Gillian Doherty, Anna Claybourne ve Susanna Davidson. Coğrafya Ansiklopedisi ve Dünya Atlası. İstanbul. 2011.
Bilgi Küpü, NTV Yayınları, İstanbul, 2010.